Siyasette hırslarına uygun makam bulamayanlar tarafından oluşturulmuş bir siyasi kumpanya olan İP, bir kısım iyi niyetli ülkücüyü de peşinden sürüklemeyi başarmıştır.
Akşener’in kendinden menkul siyasi vasfı, aslında MHP lideri Devlet Bahçeli’nin onu MHP’ye kabul etmesiyle sınırlıdır. Yoksa mensup olduğu siyasi yapı Türk siyasi hayatından silinmiş, adı çok küçük bir siyasi grup tarafından kendi kendini mağdur edenlere kiralanmaktadır.
İP bugünkü siyasi varlığını CHP ve HDP’ye borçludur.
Tabanda bazı ülkücülerin İP’in peşine takılmasının temeli ülkücüler arasındaki çok eski bir yanlışa dayanmaktadır. Bu yanlış, bazı ülkücülerin solun propagandasına açık olmasıdır.
MHP ve ülkücü hareketle ilgili bilgileri kendi kaynağı yerine sol propagandaya inanmaları ile elde etmiş olan ve ülkücüden ziyade birer antikomünist olan bu arkadaşlar, eski alışkanlıklarına devam etmektedirler. Onlara kahramanlık payesini CHP solu vermektedir.
Akşener ve partisi içlerindeki sivrileri tasfiye ettikten sonra sol ile ilişkilerini daha rahat sürdürmektedirler.
İP’in bu günkü siyaset anlayışı tamamen gerilim çıkarma üzerine bina edilmiştir.
Devamlı bir yerleri tahrik ederek mağduru oynama çabasındadır. Rize’de bu oyun sahneye konmuştur. Buradaki kurgulanmış siyasi oyuna dikkat çeken Cumhurbaşkanı kendi teşkilatını uyarmış ve “Bu oyunun devamı gelecektir, dikkatli olun.” talimatını vermiştir. Ancak Akşener Cumhurbaşkanı’nın kendi partisine verdiği talimatı da bir tahrik malzemesi olarak kullanmıştır.
Mersin’de Kocamaz, genel başkanının tahrik politikasını sürdürmektedir. Ben aslında Akşener mi Kocamaz’ı takip ediyor, yoksa Kocamaz mı Akşener’i takip ediyor tam emin değilim.
Kocamaz cephesinde yeni bir şey yok aslında… O bildiğiniz Kocamaz!
Akşener gibi MHP üzerinden siyasi sıfat kazanmış, 25 yıl MHP’nin sırtından kazanmış ve çok geç anlaşılan MHP ölçütüne uygun düşmeyen niteliksizliği nedeniyle de görev verilmemiştir.
MHP ölçütüne uygun düşmeyen niteliksizliği nedeniyle de kendisini çok sıradan bir Tarsuslu vatandaş Burhanettinlikten alıp bugünkü noktaya taşıyan MHP’ye savaş açmıştır.
Büyükşehir Belediye Başkan adayı yapılmayınca efendi efendi yerinde dursaydı, kendisini başkan yapan iradeye saygı gösterseydi aklımıza adama haksızlık yapıldığı gelebilirdi.
Ve partide yeni görevler alması beklenebilirdi.
Yerel seçimlerde aday olmayacağını ben yazmıştım. Kendisi söylüyordu bunu zaten “Ben kazanamayacağım, seçime aday olmam.” diye.
Ama bunu öyle bir planladı ki tam bir mağdurdu!
Yiyen yedi ve hala yemeye devam ediyor.
“Kocamaz sahada” diye manşetler atıldığında onu tanıyanlar yine hangi gösterilere şahit olacağız diye beklemeye başladı.
Gösteri Erdemli’nin bir köyündeki şenlikte ortaya çıktı…
Kocamaz hiçbir sıfatı olmadığı halde sahneye çağırıldı.
Ne deyip ne anlattığı hiç önemli değil, kurgulanmış oyun sahneye konuldu.
Sözüm ona yine mağdurdu.
Aslında sıkıntı onda değil, onun tezgâhına gelenlerde. Onun tiyatrosu sinir bozsa de hiçbir siyasi değeri yoktur.
Ne zamanki MHP’liler tepki verdi, o zaman bir değeri vardı. Kocamaz’ın çok iyi bildiği bu gerçek, MHP’deki bazı şahıslar tarafından görülemiyor maalesef.
MHP yok saydığı anda Kocamaz yoktur.
Büyükşehir bu yanlış yüzünden kaybedilmiştir.
Seçim kampanyası aday olma cesareti bile gösteremeyen Kocamaz’ı reklam etmek üzerine kurulmuştu.
Bakıyorum bu yanlış bazı MHP’lilerce hala sürdürülüyor.
Kocamaz yetmedi bir de İP İl Başkanı çıkardılar ortaya…
Yahu kim bu adam? Toplumdaki karşılığı ne ki sözünün bir değeri olsun.
Gülün geçin, işinize bakın!
Daha önemli şeyler oluyor…
Dikkat ettiniz mi MHP lideri “Vakti geldiğinde Suriyelileri ülkelerine paketlenecek.” dedikten sonra CHP kanadında kalemler yumuşadı, hümanist damarları depreşmeye başladı. Ufak ufak Suriyelileri savunmaya başladılar…
